Diyetisyen Elif Kavak

dyt.elifkavak@gmail.com

KİLO VERME DÖNEMİNİ ETKİLEYEN 3 FAKTÖR

Kısa süredeki ağırlık kaybı çeşitli yöntemlerle sağlanabilir fakat verilen ağırlığı uzun süreli koruma nadiren elde edilen bir başarıdır.

3432

Bu sebeple kilo verme dönemini etkileyen ve verilen kiloların tekrardan geri alınmasını engellemek amacıyla uygulamanız gereken faktörlerden bahsetmek istiyorum.

1)Diyet Tedavisi:

Obezite de diyet tedavisinin yeri ve önemi oldukça fazladır. Obezitede diyet tedavisinde amaç, kişinin olması gereken ideal ağırlığa indirilmesi ve bunu başardıktan sonra sağlıklı beslenmeyi hayatı boyunca devam ettirerek ideal veya ideale yakın ağırlığını korumasıdır.

Sağlıklı beslenme programının esaslarından bahsetmem gerekirse

  • Güvenli olmalıdır.
  • Toplam enerji alımı harcanan enerji alımından daha az olmalıdır.
  • Kişinin sosyal ve ekonomik koşullarına uygun olmalıdır ve ömür boyu uygulanabilir olmalıdır.
  • Değişime olanak sağlamalıdır ve çok sıradan olmamalıdır.

2)Fiziksel Aktivite:

Fiziksel aktivite yalnızca enerji harcamasına katkıda bulunan bir yaşam tarzı değildir. Fiziksel aktivitenin düzenli olarak yapılması, enerji ve yağ dengesinin regülasyonunu kolaylaştıran metabolik adaptasyona katkıda bulunur. Yapılan çalışmalar sonucunda diyet ve egzersizin bir arada uygulandığı tedavilerde ağırlık kaybında büyük etkiye sahip olduğu görülmüştür.

Daha kolay olması adına başlangıç olarak kişi yürüyüşü tercih edebilir. Kişiler gün boyu aktivitelerini artırarak sedanter yaşam tarzını bırakmaya teşvik edilmelidir.

3)Davranış tedavisi:

Obezite tedavisinde davranış değişikliği gerekli bir durumdur. Çünkü bireylerin şişmanlığa yol açan yanlış alışkanlıklarından vazgeçmeleri ve yanlış alışkanlıkların yerine doğru davranışları kazanmaları gerekmektedir. Başka bir deyişle obeziteye sebep olan yemek yeme ve fiziksel aktivite ile ilgili istenmeyen davranışları istenen davranışlar ile değiştirmek sağlanmaktadır. Ya da istenmeyen davranışları azaltarak istenen davranışları fazlalaştırarak yaşam tarzı haline getirilmesi amaçlanmaktadır. Davranış tedavisi kişiye neyin değişeceğini söylemeyi değilde, nasıl değişeceğini tanımlamaktadır.

Obezite tedavisi sonrasında da kaybedilen ağırlığın korunması önemlidir. Tedaviden sonra vücut ağırlığı arzulanan düzeye indirildikten sonra tekrar eski alışkanlıklara dönülmemelidir. Besin ögesi gereksinimleri yeterli ve dengeli olmalıdır, yanlış beslenme alışkanlıkları yerine doğru beslenme alışkanlıkları kazanılmalıdır ve vücut ağırlığı arzulanan düzeye geldiğinde tekrar kilo alımı engellenerek olması gereken aralıkta tutulmalıdır. Bu nedenle, arzu edilen düzeye kadar ağırlık kaybeden bireyler, vücut ağırlıklarını koruyabilmek adına bir diyetisyene danışmalı ve ağırlığını koruyucu bir beslenme programı hazırlanmalıdır.

Zayıflama diyetlerinde başarıyı etkileyen etmenlerden bazıları:

  • Gece yeme normal ağırlıklı, hafif kilolu ve obez bireylerin çoğunda görülebilen kronik bir durumdur. Gece boyunca aralıksız yemek yeme (night eating syndrome) sendromu olan kişilerin diyet uygulamada başarılı olabilmeleri için bu alışkanlıklardan kurtulmaları gerekmektedir.
  • Cinsiyet kilo verme sürecinde kriter olarak ortaya çıkmıştır. Araştırma sonuçları erkeklerin ağırlık vermede kadınlardan daha başarılı olduklarını göstermektedir.
  • Çocukluğundan beri şişman olanların diyetle ağırlık kaybetmedeki ve kaybettikleri ağırlığı korumadaki başarı oranları şişmanlığı yetişkin döneminde gelişenlerden daha düşüktür. Bu sebeple sağlıklı beslenme alışkanlığı küçük yaşta öğretilmeli ve benimsetilmelidir.

Unutmamalıyız ki obezite tedavisinde ağırlık kaybetme ne kadar önemliyse kaybedilen ağırlığın korunması da o kadar önemlidir. Obez bireyler ağırlık kaybettikten sonra ağırlıklarını koruyucu programa alınmalıdırlar. Koruma programında amaç, uzun dönemde ağırlık kazanımını önlemek veya minumum olmasını sağlamaktır.