Doğanın cömert armağanlarından biri olan kaya koruğu, adeta gizli bir hazine gibi kayalıkların arasında saklanıyor. Ekşimsi tadı ve kendine has aromasıyla damakları şenlendiren bu mucizevi bitki, sağlığa olan sayısız faydasıyla da adından söz ettiriyor. Özellikle iyot ve C vitamini deposu olmasıyla dikkat çeken kaya koruğu, alternatif tıbbın da gözdesi haline gelmiş durumda. Peki, bu şifalı bitki tam olarak nedir, faydaları nelerdir ve nerelerde yetişir? İşte kaya koruğu hakkında merak ettiğiniz her şey...
Damkoruğugiller familyasına ait olan kaya koruğu, tıpkı adaşı koruk gibi ekşimsi bir lezzete sahip, uzun yapraklı, etli ve bodur bir bitki türüdür. Halk arasında kulak otu, deniz rezenesi, naser otu, saksıgüzeli gibi farklı isimlerle de anılır. Maydanozgiller üst sınıfına dahil olan kaya koruğu, odunsu veya otsu bitkilerle akrabadır. Minik üzüm salkımlarını andıran sarı çiçekleriyle adeta bir gelin gibi süslenen bu bitkinin yaprakları oldukça etli ve suludur. Ağaç formunda olmayan kaya koruğu, daha çok yosunumsu bir yapıya sahiptir ve adından da anlaşılacağı üzere kayalıkların çatlaklarında doğal olarak yetişir.
Kaya koruğu sadece sofraları süslemekle kalmaz, aynı zamanda içerdiği yağ asitleri, uçucu yağlar ve aromatik bileşenler sayesinde kozmetik sanayinin de ilgisini çeker. Yüksek orandaki C vitamini içeriği ise ilaç sanayinin dikkatini bu bitkiye yöneltir. Bunların yanı sıra kaya koruğu, iyot bileşenleri, sülfat ve pektin gibi değerli maddeleri de bünyesinde barındırır. Özellikle yüksek iyot içeriği sayesinde yeşil yapraklarında hafif tortulu mavimtırak bir renk görülebilir.
İçeriğindeki zengin vitamin ve mineraller sayesinde kaya koruğunun sağlığa pek çok faydası bulunmaktadır.
Adıyla müsemma kaya koruğu, doğal olarak kayalıklar üzerinde yetişir. Ancak her kayalık bu bitkinin yaşam alanı değildir. Kaya koruğu, denize tutkun bir bitki türüdür. Bu nedenle daha çok Akdeniz ve Ege kıyılarında yaygın olarak görülürken, Karadeniz kıyılarında da nadiren rastlanır. Deniz suları ve rüzgarlarıyla şekillenmiş, yıpranmış ve oyuklu kayalar ile kayalıklar, kaya koruğunun ideal yetişme ortamını oluşturur. İçeriğindeki yüksek iyot oranı da bu denizel ortamdan kaynaklanır. Tuzlu tadını denizle olan bağından alan bu bitkinin baharatlı aroması ise yetiştiği kayalıklardaki zengin vitamin ve minerallerden gelir. Kaya koruğu nerede bulunur diye merak edenler, Ege ve Akdeniz kıyılarındaki kayalık ve kumluk arazileri ziyaret ederek bu doğal güzelliği yerinde gözlemleyebilirler.
Kaya koruğu, doğal ortamında her mevsim yetişebilse de kış aylarında bulunması oldukça zordur. Bahar mevsiminde çiçek açmaya başlayan bu şifalı bitki, yaz mevsiminin kendini göstermesiyle birlikte olgunlaşır. Bu nedenle kaya koruğu, genellikle haziran ayının başlarından itibaren toplanmaya başlanır ve yaz boyunca bolca bulunur. Sonbaharın gelmesiyle birlikte, eylül ayı sonlarına kadar da toplanmaya devam edilebilir.
Doğal ortamında kendiliğinden yetişen kaya koruğu, yetiştiği bölgeler dışında pek fazla bilinmez. Hatta bazı yörelerde bile bu bitki hakkında bilgi sahibi olan kişi sayısı oldukça azdır. Örneğin, Karadeniz Bölgesi'ndeki market, manav ve semt pazarlarında kaya koruğuna kolaylıkla rastlamak mümkün değildir. Ancak özellikle Akdeniz Bölgesi'nde, Mersin, Silifke ve Anamur gibi şehirlerde oldukça meşhur olan bu bitkinin satışını yol kenarlarındaki tezgahlarda dahi görmek mümkündür.
Kaya koruğu nereden alınır diye merak edenler, özellikle turşu olarak satışının yapıldığı birçok e-ticaret sitesini inceleyebilirler. Bilhassa Ege ve Akdeniz bölgelerine yönelik satış yapan, bu bölgelerin yerel organik bitki üreticilerinin internet siteleri ve mağazalarında kaya koruğu turşusu kolaylıkla bulunabilir. İstanbul gibi büyük şehirlerdeki bazı süpermarketlerde de turşusuna rastlamak mümkündür.
Kaya koruğu aktarlarda bulunur mu sorusuna verilecek cevap ise kısmen evettir. Her aktarda olmasa da bazı dükkanlarda kaya koruğu bulabilirsiniz. Online satış yapan aktarlarda ise kaya koruğuna ulaşma ihtimaliniz daha yüksektir. Akdeniz Bölgesi'nde taze sebze olarak bulabileceğiniz gibi, bazı restoranlarda meze şeklinde de karşınıza çıkabilir. Hatta bazı özel restoranlarda kaya koruğu mezesi, müşterilerin sıklıkla tercih ettiği lezzetler arasında yer alır. Bu nadide lezzeti sunan restoranları araştırarak eşsiz kaya koruğu mezesinin tadına bakabilirsiniz.
Ekşi sevenler için adeta bir nimet olan kaya koruğunun turşusu ve salamurası sıklıkla yapılır. Özellikle Anamur ve Silifke yörelerinde oldukça meşhur olan kaya koruğu turşusu, yerel halkın sofralarından eksik olmaz. Temizlenen otlar, bilindik turşu yapım yöntemleriyle hazırlanır. Kaya koruğu salamurası da en az turşusu kadar lezzetlidir.
Kaya koruğu salatası ve mezesi de enfes tatlarıyla tercih edilen diğer tüketim şekilleridir. Zeytinyağlı ve sarımsaklı kaya koruğu salatası, bağımlılık yaratacak bir lezzete sahiptir. Bu salatayı hazırlamak için diri kalacak şekilde haşlanan kaya koruğu, ince doğranmış kuru soğan, limon suyu, tuz ve dövülmüş sarımsak ile karıştırılır. Üzerine zeytinyağı gezdirilerek hafif, lezzetli ve sağlıklı bir salata elde edilir. Kendiliğinden iyotlu ve tuzlu bir yapısı olduğu için tuz kullanımında dikkatli olunmalıdır.
Kaya koruğu turşusu, özellikle balık çeşitleriyle mükemmel bir uyum sağlar. Balığın yanında öyle yakışır ki, adeta balık sofralarının olmazsa olmazıdır. Deniz börülcesi gibi meze olarak sunulabilen kaya koruğu turşusu, kendine has baharatlı aroması ve ekşimsi tadıyla balık mezelerinin ve içki sofralarının baş tacı olmaya adaydır.
Kaya koruğu turşusu yapmak oldukça basit. İhtiyacınız olan malzemeler ise şunlar:
Kaya koruğu turşusu, A, C, K vitaminleri ve kalsiyum, potasyum, magnezyum gibi mineraller bakımından oldukça zengindir.
Kaya koruğu turşusu, serin ve güneş ışığı almayan bir ortamda saklandığında 6 ay - 1 yıla kadar tazeliğini koruyabilir. Kavanozların ağzı her açılıştan sonra sıkıca kapatılmalıdır.
(ERHAN TAYLAN)