Birinci Dünya Savaşı’nın sonlarına gelindiğinde, Osmanlı İmparatorluğu zayıflamış, savaşta büyük kayıplar vermişti. Müttefik Devletler, Osmanlı’nın stratejik noktalarını ele geçirme planlarını hızlandırarak harekete geçti. Özellikle Çanakkale Boğazı’nın İngiliz ve Fransızlar tarafından işgal edilmesi, bu toprakların kaderini değiştiren kritik bir adım olarak tarihe geçti.
6 Kasım 1918’de İngiliz ve Fransız gemileri, Çanakkale Boğazı’nı işgal etti. Çanakkale Deniz ve Kara Savaşları'nda yaşanan büyük yenilgilere rağmen tekrar saldıran bu güçler, Osmanlı Devleti'nin zayıf savunma hattını kırarak boğazın kontrolünü ele aldı.
1915'teki Çanakkale Savaşı, Osmanlı ordusunun üstün savunma stratejileriyle büyük bir zafer kazanmasını sağlamıştı. Mustafa Kemal Atatürk’ün de aralarında bulunduğu Türk komutanları, işgalci güçleri büyük bir yenilgiye uğratarak Çanakkale’yi geçilmez kılmıştı.
Mustafa Kemal Atatürk’ün işgal karşısında sarf ettiği "Geldikleri gibi giderler" sözü, Türk halkının direnişini simgeleyen önemli bir ifade oldu. Anadolu’daki direniş hareketi, işgal altındaki halkı tekrar ayağa kaldırarak bağımsızlık mücadelesine dönüştü. 1922’de zaferle sonuçlanan bu mücadele sonucunda, yabancı güçler Çanakkale ve İstanbul’u terk etmek zorunda kaldılar. Böylece Çanakkale ve İstanbul işgali, işgalcilerin “geldikleri gibi gitmeleri”yle sona erdi.
(HABER MERKEZİ)
