KESK, “Kamuda değil, saray harcamalarından tasarruf edilsin”

KESK Çanakkale Yürütme Kurulu, kamuda tasarruf politikalarına tepki göstererek, “Tasarruf Paketi adı altında yürütülen saldırı politikalarına sessiz kalmayacağız” açıklamasında bulundu.

1295

Çanakkale KESK Yürütme Kurulu' yaptığı açıklamada, kamu çalışanlarını etkileyen "tasarruf paketi"ne karşı tepkilerini dile getirdi. KESK, "Tasarruf Paketi" olarak adlandırılan politikaların altında sessiz kalmayacaklarını dile getirerek, “Kamudan tasarruf değil Saray harcamalarından tasarruf edilsin. Vergide adalet sağlansın, az kazanandan az çok kazanandan çok vergi alınsın” dedi.

“Bu tasarruf değil daha fazla yoksulluk”

Yapılan açıklamada, “Bu ülkenin emekçileri, üretenleri, bütçenin temel gelir kalemi olan dolaylı ve dolaysız vergileri en çok ödeyenleri olarak yeni bir saldırı paketi ile karşı karşıyayız. Açlık ve yoksulluk sınırları içerisinde yaşamamız yetmiyormuş gibi şimdi yeni bir saldırı dalgası ile cendere altına alınmak isteniyoruz. Bu paketin IMF’in hazırladığı kemer sıkma paketlerinin bir kopyası olması dışında yeni hiçbir tarafının olmadığını çok iyi biliyoruz. Kamusal hizmetlerin şirketlere devredilerek kamunun tasfiyesinin amaçlandığı neo liberal politikaların devamı niteliğindedir. Bu tasarruf değil daha fazla yoksulluk, daha fazla işsizlik, daha fazla güvencesizlik, daha fazla angarya çalışma paketidir. Emeğe ve emekçilere saldırı, sermayeye yeni kaynak paketidir. Saldırı dalgasının daha büyük olduğu ve saldırının yeni paketlerle devam edeceğini ulusal ve uluslararası sermayenin sözcülerinden Hazine ve Maliye Bakanı Bakanının açıklamalarından anlıyoruz. Nitekim tasarruf paketinin açıklanmasının üzerinden bir hafta geçmeden bu kez de kamuda güvencesiz istihdamı yaygınlaştırmaya yönelik, “Devlet Memurlarının Esnek Çalışma Esasları Hakkında Yönetmelik Taslağı” çalışmalarına hız verildiğini öğrenmiş bulunuyoruz” denildi.

“Paket ile kamu yatırımları daha da azaltılıyor”

KESK tarafından yapılan açıklamada, “Paket ile kamu yatırımları daha da azaltılıyor” sözlerine dikkat çekilerek, “Oysa mevcut durumda kamu hizmetleri alanı ve kamu yatırımları özelleştirme politikalarıyla piyasaya açılması nedeniyle zaten alabildiğine sınırlanmış durumdadır. 2006 bütçesinde bütçe giderlerinden genel kamu hizmetlerine ayrılan pay %39,5 iken bu oran her yıl düşürülerek 6 Şubat depremi gibi büyük bir yıkıma rağmen 2024 bütçesinde kamu hizmetlerine ayrılan pay %29’a kadar inmiştir. 2016 yılı bütçesinden eğitim hizmetlerine ayrılan pay %17,8 iken 2023 bütçesinde %11,2 ile dip seviyeyi görmüştür. Bütçe verilerinden de anlaşılacağı üzere kamu hizmetlerine yapılan harcamalar, yatırımlar zaten yıldan yıla alabildiğine kısıtlanmış durumdadır. Kaldı ki, kamu hizmetlerine bütçeden ayrılan payın %80’ni personel maaşı ve SKG gideri gibi zorunlu harcamalardan oluşmaktadır. Yani kamu yatırımı yok denecek kadar sınırlı hale getirilmiş durumdadır. Buna rağmen paketle ‘Bunu da kaldıracağız, yeni hastane, okul gibi toplumun ihtiyaç duyduğu kamu yatırımlarını dahi kısıtlayacağız’ denilerek tüm toplumsal kesimlerin sağlığını, eğitimini, ulaşımını, kısacası kamusal hizmetlerden yararlanma düzeyini etkileyecek bir durum yaratılmaktadır” denildi.

“Emekli aylığında düşüşler kamu emekçilerini çalışmaya itiyor”

Açıklamada “Gençlerin geleceği karartılıyor” sözlerine dikkat çekilerek, “Bu ağır tabloya rağmen kamuda istihdamın emekli olacaklarla sınırlandırılması 85 milyonun sağlığının, gençlerimizin geleceğinin karatılması anlamına gelmektedir. Kaldı ki, düşen maaşlar, başta seyyanen ek ödeme olmak üzere taban aylığımıza yansıtılmayan kalemler, emekli aylığı bağlama oranlardaki çarpıcı düşüşler sonrası kamu emekçileri çalışmaya devam etmek zorunda kaldıklarından son sınır olan 65 yaşına gelene kadar emekli olmamaktadırlar. Çünkü emekli olsa bırakalım zaruri gıda harcamalarını kirasını dahi karşılayamayacaklardır” ifadeleri kullanıldı.

(HABER MERKEZİ)
Paylaş